Tekstil terbiye ve boyama alanında uzun yıllara dayanan mühendislik tecrübesi ile üretim yapan Beneks Makine, daha az su ve enerji kullanımı gerçekleştiren makineler üretmek üzere Ar-Ge çalışmalarına odaklanıyor. 2017 yılı yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda payını arttırmayı hedefleyen Beneks’in çalışmaları ve yılsonu hedefleri konusunda yayın grubumuzun sorularını yanıtlayan Beneks Makine İhracat Müdürü Emre Seçkiner, özel açıklamalara yer verdi.
Günümüzde enerji ve su tasarruflu makinelerin öne çıktığını ve bu ürünleri sunabilen makine üreticilerinin daha çok tercih edildiğini hatırlatan Emre Seçkiner, “Beneks olarak, en az su ve enerji tüketen makineler konusunda Ar-Ge çalışmalarımızı yoğunlaştırmış bulunmaktayız. Bu bağlamda üretmiş olduğumuz makinelerden HT kumaş boyama makinemiz ve kontinü yıkama makinemiz en az su ve enerji tüketimi yapan yeni jenerasyon tekstil makinelerinin başında yer alıyor.” açıklamasına yer verdi.
Seçkiner, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu makinelerin yanı sıra tüketimleri minimize edecek ve patenti bize ait olan kurutma makinelarine yardımcı Fularban, Kurutmaban ve Apreban isimleri ile adlandırdığımız ön kurutma işlemleri ile kaliteden ödün vermeden kapasite artırımı sağlayan makinelerimiz de son dönemlerde ön plana çıkan ürünlerimizin başında geliyor.”
Beneks, Kaliteden Ödün Vermiyor
Tekstil terbiye makinelerindeki gelişmelerin Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra müşteri talepleri doğrultusunda da şekilllendirildiğini sözlerine ekleyen Seçkiner, “Teknolojik gelişmeler müşteri talepleri doğrultusunda , ‘Ne kadar kısa sürede, ne kadar kaliteli ürünü , minimum maliyet ile nasıl üretebiliriz?’ sorusuna yönelik cevabı bulmak için sürekli bir gelişim içerisindeyiz. Fakat buradaki gelişmede dikkat edilmesi gereken husus, bunları sağlarken kaliteden ödün verilmemesi. Müşterilerimizin bizden beklediği ve bizim de özellikle üzerinde durduğumuz konu budur.”dedi.
30 yıla dayanan tecrübeleri ile müşterilerine bir nevi çözüm ortaklığı sunduklarını sözlerine ekleyen Emre Seçkiner, “Müşterilerden talepler doğrultusunda saha ekibi ve müşterinin teknik ekibi ile karşılıklı istişare ederek, işletmenin yararına olacak ilgili modifikasyonların yapılması sağlanıyor.” dedi.
Son olarak 2016 yılı değerlendirmelerini ve bu yıla ilişkin beklentilerini de yayın grubumuzla paylaşan Seçkiner, “2016 yılının son çeyreğinde iç piyasada yaşanan daralma ile daha çok ihracata önem verdik ve şirketimizin satışının yüzde 73’ünü ihracatımız oluşturdu. Bu sayede yurtdışında bazı yeni pazarlar kazandık ve 2016 yılı beklentilerimizi karşılamış olduk. 2017 yılında da yurt içi ve yurt dışı pazar payımızı artırmaya yönelik yatırımlara ve çalışmalara devam ediyoruz.” sözlerine yer verdi.