Hohenstein Enstitüsü güvenlik personelleri, spor giyim ve sağlık sektörü gibi alanların talep ettiği fonksiyonel ve konforlu kumaşların test edilmesine katkı sunuyor. Hohenstein, özellikle güvenlik alanında çalışan görevliler için özel çözümler sunuyor. Üniforma giymek zorunda olan çalışanlar özellikle fiziksel hareketlerinin kısıtlanması ve temizlik anlamında bazı sıkıntılar yaşıyor. Temizlik ve konfor anlamında yaşanan bu sıkıntılar, Hohenstein tarafından kumaşlar üzerinde yapılan deneyler ve çalışmalarla ortadan kalkıyor. Sadece polis ve güvenlik alanlarında değil, aynı zamanda firma, zararlı UV ışınları altında çalışanlara da yüksek teknolojiye dayanan tekstiller konusunda çözümler sunuyor.
UV Koruması Olarak Tekstil
Güneş koruması entegrelenmiş giyimler önemli bir başlık olarak tanımlanıyor. Tekstil lifleri, güneş koruma kremlerinde de bulunan titanyum dioksit elementini içerirken, zararlı ışınlara karşı da koruma oluşturuyor. Kalite standartları ve uluslararası ölçüm değerleri göz önüne alınarak yapılan testler, korunmada önemli sonuçların alınmasını sağlıyor. Dünyanın en yüksek radyasyon seviyesinde Avustralya Melbourne’de yaşanan güneş yansıması göz önüne alınarak üretiliyor. Güneş etkisinin yanında doğanın lotus etkisi bir süredir tartışılan bir konu. Bu bitkinin yaprağındaki kirler su ile yıkandığında kolayca temizlenme imkanı sağlıyor. Araştırmacılar da bu anlamda çalışmalarına hız vererek Lotus bitkisinin temel alındığı bir proje gerçekleştirdi. Elyafların özel nano parçacıklar ile kir tutması engelleniyor.
Konforlu ve Kullanılabilir Tekstil Ürünleri
Tekstil malzemelerinin fonksiyonelleştirilmesi özellikle son dönemlerde tartışılagelen bir başlık oluşturuyor. Başta silahlı kuvvetlerin üniformaları için öne çıkan bu konu, radyasyon etkilerini ortadan kaldıran yada azaltan teknolojilerin üretilmesi noktasına kadar ilerledi. Kamufle olma gerekliliğinin en önemli olduğu alanlardan olan asker, polis üniformalarında ışığa duyarlı özel boyalardan üretilen malzemeler başarılı sonuçlar verdi. Bönnigheim’da Hohenstein Enstitüsü ve ITCF Denkendorf’tan gelen bilim adamları da araştırma sonuçlarına dayanarak, emici özellikler taşıyan malzemelerle gelecekte terleme yönetimi açısından etkili çözümler bulacaklarını vurguladı. Bu da insanların aşırı efor sarf ettiği anlarda maksimum destek sağlayacak.
Özellikle trafiğin yoğun olduğu bölgelerde gündüz görünürlüğü ön plana çıkıyor. Bu alanda yayaların sağlığı da göz önüne alınıyor. Karanlık dönemlerde, şafak vakti sırasında özellikle yansıtıcı malzemeler kullanılarak üretilen ürünler başarı sağlıyor. Burada yansımanın temel kaynağı olarak araçların farları kullanılıyor. Hohenstein Spectroscopic testi tekstil malzemelerinde UV koruma, uyarı etkisi, kızılötesi emilim, ışığı ve ısıyı yansıtma ya da emme gibi konularda kilit önem taşıyor.
Tekstil Kişisel Yeteneği de Etkiliyor
Bilim uzun yıllardır insanın fiziksel özellikleri ve giyimi arasındaki bağlantıyı inceliyor. Günümüzde, standart laboratuvar testleri tekstil malzemelerinin, giyim eşyası ve sistemlerinin fizyolojik rahatlık anlamında değerlendirmesi için objektif olarak kullanılıyor. Burada önemli olan nokta ise kişinin vücudundaki nem oranın ayarlanması ve cilde olan zararlı etkilerinin yok edilmesi olarak tanımlanıyor. Özellikle spor giyimde kişinin fizyolojik rahatlığa ulaşması noktasında önem taşıyor. Vücudun fizyolojik dengesini bozan terleme, nem oranının yükselmesi gibi durumlarda konsantrasyon kaybı da yaşanabiliyor. Ancak bu gibi etken kumaş kullanımı sporcuların kaliteli sonuçlar almasına da katkıda bulunuyor.
Hohenstein Enstitü tarafından yapılan araştırmaya göre giysinin birey üzerindeki zihinsel etkileri de denetleniyor. Deneklere farklı özellikte giysiler giydirilerek, belli görevlerin yerine getirmesi isteniyor. Bu süreçten sonra katılımcıların zihinsel faaliyetleri tekrar test ediliyor. Çalışmaların sonunda kötü çevre koşulları altında yüksek kaliteli kumaş giyenlerin düşük kaliteli kumaştan üretilen kıyafetleri giyenlere göre fiziksel ve ruhsal açıdan pozitif ifadelere sahip olduğu görüldü. Yapılan testlerde mümkün olan en düşük hata oranının belirlenmesi odak noktasında yer aldı. Hohenstein yeni test sistemi ile sağlık hizmeti, sivil savunma, askeri, ve spor giyim alanında uyumlu giysiler üretmek adına pratik çözümler sunuyor.