Tekstil Sektöründe Nikel’e Kısıtlama Geldi

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, düğme, fermuar, perçin, takılar ve saatlerde nikelin kullanımına kısıtlama getirdi

  27 Mart 2015 09:24 Cuma
Tekstil Sektöründe Nikel’e Kısıtlama Geldi

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nca, yüksek oranda alerjiye neden olan nikelin, tüm metal aksesuarlarda, düğme, fermuar, perçin, takılar ve saatlerde kısıtlandığını bildirildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, 2011’de Türkiye’de ilk kez tekstil, kırtasiye, mobilya ve çocuk bakım  ürünlerinde tehlikeli kimyasalların kullanımına kısıtlama getirildiği, 2013’te ilgili tebliğin yenilendiği bildirildi.

14 Ocak’ta Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ ile de yüksek oranda alerjiye neden olan nikelin, tüm metal aksesuarlarda, düğme, fermuar, perçin, takı ve saatlerde kısıtlandığı kaydedildi. Açıklamaya göre, aynı ürün gruplarında ciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozukluklara neden olan ve kanserojen etkiye sahip kadmiyum kimyasalına da kısıtlama getirildi.

Sağlığa Zararlı Kimyasallar

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın açıklamasının ardından gözler, tekstil sektöründe yoğun şekilde kullanılan kimyasallara çevrildi. İsveç Kimya Ajansı’nın (KEMI) ‘ChemSec SIN List’ adıyla hazırladığı rapora göre, sektörde yaklaşık  2400 kimyasalın  kullanıldığı, kullanılan kimyasalların  yüzde 10’unun insan sağlığına, yüzde 5’inin de çevreye  olumsuz etkileri olabileceği belirtiliyor. ‘REACH Tüzüğü’ kapsamında kayıt altına alınan maddelerin ele alındığı rapor, tekstil  ürünlerinde kullanıldığı belirlenen kimyasalların geniş bir değerlendirmesini içeriyor. Rapor özellikle, deri ürünlerinin işlenmesinde kullanılan azo boyalar ve koku vericilere odaklanırken aynı zamanda tehlike sınıflamaları temelinde, sektörde kullanılan bir dizi alev geciktirici kimyasalın da tespit edilmesine olanak sağladı. Tekstildeki olası risklere açıklık getirilmesini de sağlayan çalışma tekstil sektörü açısından büyük önem taşıyor.

‘REACH Tüzüğü’ Nedir?

Kimyasalların kayıt altına alınması, değerlendirilmesi, izne tabi tutulması ve sınırlandırılmasını kapsayan REACH Tüzüğü, kimyasal maddelerden kaynaklanan riskleri kontrol altına alarak, çevre ve insan sağlığının üst düzeyde korunmasını hedefliyor. Bu çerçevede, sanayiye, kimyasalların güvenli kullanımını temin edecek verilerin toplanması ve üretilmesi yükümlülüğü getiriliyor. Kimyasal maddeler ve müstahzarlara yönelik hükümler içeren Tüzük, söz konusu maddelerin üretilmeleri, piyasaya sürülmeleri, kendi başlarına, müstahzarların ya da eşyaların içerisinde kullanılmaları ile piyasaya sürülmelerine ilişkin hükümleri düzenliyor. Düzenleme, yüksek risk unsuru taşıyan kimyasallar için de özel düzenlemeler getiriyor. Üreticiler, üretimde kullandıkları tüm kimyasal maddelerin, ürünün yaşam döngüsü boyunca, REACH Tüzüğü’ne uygunluğunu kontrol etme yükümlülüğü taşıyor.

Türkiye REACH Tüzüğüne Uyumlu Mu?

Türkiye, henüz AB üyesi olmadığından REACH sistemi, ülke içi üretimde ve AB dışı ülkelere ihracatta kısa vadede doğrudan bir etki yaratmıyor. Bir başka ifadeyle, iç piyasaya ve üçüncü ülkelere yönelik üretim yapan işletmelerin Tüzüğün getirdiği koşullara uyum sağlaması gerekmiyor. Ancak, AB ülkelerine ihracat yapan üreticilerin ve ürünleri Tüzük kapsamında yer alan yüksek riskli maddeler barındıran işletmelerin, kayıt ve bildirimde bulunmaları gerekiyor.  Türkiye’de piyasaya arz edilen tehlikeli maddelerin ve müstahzarların insan sağlığı ve çevre üzerinde yaratabilecekleri olumsuz etkilerin kontrolü ve gözetimi ise, 2008 yılında çıkarılan çeşitli yönetmelikler ile sağlanıyor.


YORUMLAR
Sayın ziyaretçimiz; Üye olmadan yapılan yorumlar "misafir" olarak adlandırılacaktır. Yorumlarınızda size özel bir isim ve resim kullanmak, yaptığınız yorumlara üye menüsünden ulaşmak, yorumlarınıza gelen cevapları kontrol etmek ve üyelere sunulan daha pek çok özellikten yararlanmak için üye olun!
Bu haber hakkındaki yorumunuz nedir?
1000 - karakter kaldı.