Türk nonwoven üreticileri arasında önemli bir yeri olan Salteks, 1940’lardan günümüze uzanan deneyim ve her geçen yıl yenilenen teknolojisiyle sektörün öncü firmalarından birisi olmaya devam ediyor. 1930’lu yıllarda üç erkek kardeşin ortak girişimi ile başlayan serüven, gayrimüslim bir tüccardan borç karşılığı alınan bir vatka makinasını kullanarak üretime geçilmesiyle devam ediyor. İlk olarak hallaç pamuk işine yoğunlaşan üreticiler daha sonra keçe üretimi ile alanlarını genişletiyor. 70’li yıllarda ikinci nesil yöneticilerin girişimiyle Şiteks adıyla ticari hayatına devam eden şirket, günümüzde Türk nonwoven piyasasının önemli bir kısmını elinde bulunduruyor. 1986 yılından itibaren ise Salteks ünvanı ile çalışmalarını sürdüren firma, 2002 yılında kurulan Salvin adlı bir şirketi ile de nonwoven sektörünün öncü firmalarından birisi olmaya devam ediyor.
Salteks, yatak, mobilya, ev tekstili, konfeksiyon, otomotiv, beyaz eşya, yalıtım, inşaat, filtre, suni deri altı, halı altı, ayakkabı, hijyen ve medikal alanlarına aylık 2500 ton kapasite ile yan sanayi hizmeti veriyor. Salteks’in Çatalca tesisleri 17.000 metrekare kapalı alan olmak üzere toplam 25.000 metrekarelik bir alan üzerinde, Salvin’in Çorlu vakıflar tesisleri ise 20.000 metrekare kapalı olmak üzere toplam 50.000 metrekarelik bir alan üzerine kurulu bulunuyor. Ayrıca 2006 yılından bu yana Salteks, Dacron uyku ve mobilya ürünleri elyaflarının yetkili vatka üreticisi ünvanını da elinde bulunduruyor. Firma, yastık, yorgan, yatak ve oturma grubu üreten Dacron lisansörleri için Dacron’un belirlediği kalite özelliklerine uygun olarak vatka üretme hakkına sahip tek Türk işletme olma özelliğini de taşıyor.
Üretim Çeşitliliğiyle Birçok Sektöre Tedarik Sağlıyor
Firmanın ürettiği ürünler arasında yatak ve mobilya sektörüne yönelik ürünler, konfeksiyon, ev tekstili ve dekorasyon, kapitone, suni deri, ayakkabı ve terlik, otomotiv, beyaz eşya, inşaat izolasyon, filtre, medikal, hijyen gibi ürünler yer alıyor. Salteks’in su iğnelemesi, mekanik iğneleme, ısısal ve kimyasal bağlama yöntemleriyle elde edilen ve çeşitli son işlemlerle fonksiyonellik kazandırılan dokunmamış mensucat ürünleri çok çeşitli alanlarda da kullanılıyor. Ürünler, dolgu malzemeleri, izolasyon, koruyucu malzemeler, dekoratif ürünler, yanmaz alev bariyeri ve kapitone alanlarında kullanılıyor. Salteks’in hijyen alanlarında ürettiği kumaşlar ise ıslak ve kuru mendil, temizlik bezi, yer bezi, kurulama bezi, havlu, ağda bezi, makyaj temizleme mendili ve pedi, hijyenik pedler, kişisel bakım ürünleri, kuaför malzemeleri, tek kullanımlık iç giyim sektörlerinde tercih ediliyor.
Salteks ile Çatalca’da, Salvin ile Çorlu’da üretim yapan firma, mekanik iğneleme hatları, su iğneleme hatları, ısısal bağlama hatları, kimyasal bağlama hatları, boncuk elyaf hatları, kapitone hatları, son işleme hatlarına sahip bulunuyor. Firma ayrıca polyester, polipropilen, viskon, pamuk, organik pamuk, gibi pek çok doğal ve sentetik elyafları kullanarak 30 g/metrekareden 200 g/metrekareye kadar su iğnelemeli, 80 g/metrekareden 2000 g/metrekareye kadar mekanik iğnelemeli, ısısal ve kimyasal bağlamalı ürünlerle medikal alana hizmet veriyor. Geniş ürün gamına sahip olan Salteks, doğal ve sentetik elyaf kullanarak 30 g/metrekareden 200 g/metrekareye kadar su iğnelemesi, 80 g/metrekareden 1500 g/metrekareye ve 6 m genişliğe kadar mekanik iğnelemeli inşaat ve izolasyon malzemesi üretimi de yapıyor. CE belgeli, UV dayanımlı, geç tutuşur veya yanmaz, su itici ve kaymaz özellikleriyle geotekstiller (filtrasyon, ayırma, koruma, drenaj, ve güçlendirme), bitum keçeleri, bentonit kil taşıyıcıları, parke altı ses izolasyonu malzemeleri, zemin koruyucu örtüler, kiremit altı örtüleri, alev bariyerleri, ısı ve ses izolasyon malzemeleri gibi uygulamalarda kullanılıyor.
2012 Yılı Verimli Geçti
Nonwoven ve teknik tekstiller alanında sürekli gelişimini sürdüren ve üretim segmentine yeni ürünler ekleyen firma profesyonel aile şirketi görünümü ile dikkat çekiyor. Çatalca tesislerinde firmanın üçüncü nesil yöneticisi Salih Şişman ile yaptığımız görüşmede hem firmanın 2012 yılını değerlendirdik hem de gelecek yıla dair planları hakkında bilgi sahibi olduk. 2012 yılında şirket olarak verimli bir dönem geçirdiklerinin altını çizen Şişman, 2013 yılına dair olumlu beklentileri olduğunu aktardı. “2013 ve 2014 yılında çok büyük gelişmelerin olacağını düşünüyoruz” diyen Şişman; “Yurt dışından birçok ürünün önü kesildi. Ek vergilerle sağlanan bu gelişim bize de yansıdı. Bu olumlu havanın hatta daha fazlasının gelecek yıl yaşanmasını bekliyoruz. Gelecek yıl yatırımlarla birlikte toplam ciro da yüzde 15 oranında bir artış bekliyoruz” ifadesini kullandı.
2012 yılında üretim konusunda tam kapasite çalıştıkları bilgisini veren Yönetici Salih Şişman, ürünlerinin yaklaşık yüzde 30’luk kısmını ihraç ettiklerini söyledi. Genel olarak iç piyasada faaliyet gösterdiklerinin altını çizen Şişman, hacim anlamında küçük olan keçe gibi ürünlerin ihracatta yönlendirildiğini ifade etti. İhraç pazarları hakkında da sorularımızı yanıtlayan Şişman şöyle devam etti; “ Özellikle yatak ürünlerinde Balkan ülkelerine çalışıyoruz. Bazı teknik ürünler Almanya bölgesine giderken Dubai, Abu Dabi, Rusya ihracat yaptığımız ülkeler arasında öne çıkıyor. Abu Dabi Bölgesi’ne boncuk elyaf ürünün satışını yapıyoruz.” Hammadde tedariğini ülke içinde SASA’dan, yurtdışında ise Çin’den yaptıklarını söyleyen Şişman, “2007 yılında yaşadığımız yangından sonra bu konuda daha dikkatli çalışıyoruz” dedi.
AR-GE’ye Cirodan Yüzde 2’lik Pay
Gelişen pazar alanlarını gerek AR-GE çalışmaları gerekse fuar katılımları ile takip ettiklerini vurgulayan Şişman; “ Yatırım kararlarını bu çalışmaların sonucunda alıyoruz. Bu anlamda da AR-GE çalışmalarına önemli bir pay ayırıyoruz. Cirodan yaklaşık olarak yüzde 2 oranında ayırdığımız payla kapasite artışına yönelik çalışmaları yürütüyoruz. Bu konuda Avrupa gibi yüzde 4-5 seviyesine çıkmak istiyoruz. Ayrıca küresel alanda katıldığımız Techtextile ve INDEX fuarlarının her edisyonunun yakından takip ederek teknolojik gelişmeler hakkında bilgi sahibi oluyoruz” dedi. Yatırım anlamında 2012 yılını değerlendiren Şişman şunları dile getirdi; “ Küresel ve yerel taleplerin nasıl değişeceğine yönelik kesin kanıtlar olmadığı için yatırımda riske girmeden, iyi bir pazar araştırması sonucu kendi öz kaynaklarımızla büyümeyi tercih ediyoruz. Kredilerle agresif büyümeden ziyade, kapasite oranlarını kontrol ederek ihtiyaç duyulduğu anda yatırımlarımızı yapıyoruz. Bu doğrultuda Çatalca Bölgesi’nde iğneleme yatırımlarımız 2012 yılında devam etti. Bunun yanında makinelerin çoğunda modernleşmeyi sürdürüyoruz. Son olarak yaptığımız mekanik iğneleme yatırımı ile de üretim gücümüzü önemli ölçüde artırdık.”
Salteks’le Çatalca’da Salvin’le Çorlu’da üretim yaptıklarını hatırlatan Şişman, Çorlu Bölgesi’nde yeni bir pamuk yatırımı yaptıklarını ifade etti. Daha önce bu fabrikada polyester ve viskon ağırlıklı çalıştıklarını aktaran Şişman; “Bu tamamen sıfırdan yapılan bir yatırım oldu. Mekanik anlamda eksikliklerimiz tamamlandığında makineler çalışmaya başlayacak. Bu yatırımın kazanımlarıyla birlikte yeni ek düzenlemeler de yapabiliriz. Örneğin gerek duyulursa kasarlama alanında da çalışmalar yaparak bu yatırıma entegre edebiliriz” dedi. Tüm bunların dışında mevcut Çatalca fabrikasına yakın bir alanın alım işlemlerinin sürdüğü bilgisini de veren Şişman, bu sürecin sonunda önemli bir yatırımı da gerçekleştireceklerini vurguladı.
Spunlace ve Spunbond’ta Kar Marjı İnanılmaz Düştü
Bu yıl ilk defa Dilo’dan makine aldıklarını ifade eden Şişman, özel çalışmalar sonucunda üretilen bu makinenin kendi fabrikalarına özgün olacağını açıkladı. 2013 yılında Türkiye’de olmayan bir ürün için yaklaşık 500 bin dolarlık bir yatırım yapacaklarını dile getiren Şişman, bu önemli yatırımla özellikle ihracat alanına hitap edeceklerini aktardı. Ürün gamını çeşitlendirmek için ekstra yatırımlar yapmayacaklarının altını çizen Şişman şunlara işaret etti; “ Ürün gamında da fazla bir değişikliğe gitmiyoruz. Zaten çok fazla üretim alanına hitap ediyoruz. Bunula birlikte var olan üretimleri yaptığımız makineler genel olarak Avrupa bölgesinde yoğunlaşıyor. Örneğin pamuk yatırımı yaptığımız yeni üretim alanımıza alınan makinelerde havalı sistemi tercih ettik. Alman, İtalyan ve Fransız makineleri yeni yatırımımızın teknolojilerini oluşturuyor.”
Son olarak sektörün sıkıntılarına değinen Şişman, firmaların inanılmaz agresif yatırımlar yaptığının altını çizdi. Bu tarz yatırımların firmaları geriye götüreceğini savunan Şişman şöyle devam etti; Eskiden firmalar yatırımlarının karşılığını alıyorlardı. Ancak günümüz itibariyle spunbond ve spunlace gibi sektörlerde etkinlik alanını genişletmeye çalışanlar önümüzdeki yıllarda kaybedecek. Çünkü bu işler neredeyse miadını doldurdu. Artık bu alanlarda kar marjı inanılmaz düştü. Yatırımlar yapılıyor ama yüzde 60 kapasiteyle çalışanlar yeni makine yatırımı yapıyor. Bu anlamsız büyüme de sektörün her alanını olumsuz etkilemeye devam ediyor.”