İMA; Modanın Eğitim Kapısı

İstanbul Moda Akademisi (İMA), sektörün tasarım odaklı markalaşma ve katma değeri yüksek üretime geçmesinde önemli bir kuruma dönüştü.

  15 Nisan 2012 20:04 Pazar
İMA; Modanın Eğitim Kapısı

Türk hazırgiyim ve tekstil sektörünün katma değeri yüksek, koleksiyonlar üreten özgün bir seviyeye ulaşması amacıyla 2008 yılında açılan İstanbul Moda Akademisi (İMA) aradan geçen 5 yılda birçok önemli başarıya imza attı. Sektörün ihtiyaç duyduğu genç tasarımcıların küresel eğilimlerin dikkate alınarak yetiştirilmesinin yanı sıra, sektörün talep ettiği diğer kalifiye insan ihtiyacının da yanıtlanmasına hizmet veren İMA, İstanbul Nişantaşı’ndaki tarihi Sadrazam Sait Paşa Konağı’nda eğitimlerini gerçekleştiriyor. Dünyanın önde gelen moda okullarından London College of Fashion başta olmak üzere, Domus Academy (İtalya) ve İFM (Fransa) ile işbirliği içinde güçlü bir eğitim içeriğine ve kadrosuna sahip olan akademi; moda tasarımı, moda ürün geliştirme ve teknolojisi, moda fotoğrafçılığı ve medya, moda yönetimi ve pazarlama alanlarında akademik programlara sahip. Avrupa Birliği ve İTKİB’in güçlü bir şekilde desteklediği İMA’nın çalışmaları hakkında İMA Direktörü Seda Lafçı, TextoWear Dergisi’ne özel açıklamalarda bulundu.

Modanın evrensel bir kavram olduğunu dile getiren Seda Lafçı, moda eğitiminin de içinde bulunduğu endüstriyi iyi irdeleyen ve bu alanı ileriye götürecek çalışmaların yapıldığı bir yapıda olması gerektiğini belirtti. Lafçı; “Yaratıcılığı  geliştirmek için araştırma ve gözlem yapılmalı, deneysel çalışmalar ve uygulamalar reel projeler ile desteklenmeli, tasarım süreci tam olarak kavrayan, teknik becerilerden, tasarım becerilerini aktaran aynı zamanda sosyal ve  kültürel olarak moda olgusununun gelişimini ve yaratma sürecindeki önemini öğrenciye yansıtan eğitimler  olmalıdır” dedi.

Tasarım sürecine tam anlamıyla hakim olunabilmesi için, gerekli teknik becerilerin edinilmesinin yanı sıra, global çapta sektörel yaklaşımların yakından tanınması, uygulamalı eğitim yapısının benimsenmesi gerektiğini de dile getiren Lafçı, uygulama temelli yaklaşımın çok önemli olduğunu yineledi. Kendilerinin, teknik olarak edinilen bilgilerin, uygulanarak sonuçlarının net olarak gözlemlendiği projelere büyük önem verdiklerini kaydeden Lafçı,  İMA’nın misyonunu şöyle tanımladı; “2008 yılı itibariyle kapılarını eğitime açan İMA, moda ve tekstil alanında Türkiye’nin önde gelen uzman eğitim kurumu olmak;Türk moda endüstrisinde, tasarım, yaratıcılık ve sektör odaklı; eğitim, öğretim ve bilgi paylaşımında dünya standartlarında öncü olmayı sağlama vizyonuyla eğitim hayatına başlamış, modaya 360 derece bakışla yaklaşan, uluslararası kalite ve standartlarda, moda ve iş dünyası ile bağlantılı, akademik titizlik ve esneklik ile desteklenen, girişimcilik ve istihdam edilebilirliği teşvik eden, tasarımı çok boyutlu düşündürten, yaşam boyu öğrenme olgusunu esas alan eğitimlere ev sahipliği yapmak ve ‘Bugünün ve Geleceğin Moda Profesyonelleri’ni yetiştirmek, girişimcilik ve kariyer belirlemelerine destek vermek misyonuyla da hareket etmektedir.”

 

Uygulamaya Dayalı Eğitim Temel Farkımız

Lafçı, teknik bilgi eğitiminin yanı sıra uygulama ve proje çalışmalarına kurum olarak odaklandıklarını, öğrencilerin moda, sanat ve tasarım yaklaşımlarının yanı sıra, görsel ve entellektüel altyapılarının da geliştirilmesini öncelikle ele aldıklarını ifade etti. İMA’nın bu çerçevede birçok moda etkinliğine de evsahipliği yaptığını kaydeden Lafçı, uluslararası işbirliği ve çalışmalarla genç tasarımcıları küresel sektörle buluşturduklarını belirtti. Lafçı; “Dünya çapında başarısı kanıtlanmış sistemleri bünyesine adapte eden İMA, University of Arts London/London College of Fashion başta olmak üzere Polimoda,  Institut Français de la Mod, Domus Academy ve Nottingham Trent University gibi dünyaca ünlü uluslararası moda okulları ile işbirliği yapıyor.”diye konuştu.

Türkiye’deki üniversitelerde bulunan Tekstil ve moda bölümlerinden temel farklarının eğitim sisteminde bulunduğunu dile getiren Seda Lafçı, uygulamaya dayalı eğitim ile öğrencilerin gerek moda tasarımcıları ile gerekse endüstrideki önemli firmalarla biraraya gelme fırsatı yakaladığını, eğitim döneminde sektörel becerilerin ortaya konduğunu vurguladı.  İMA’nın eğitim programlarının içeriklerinin, uluslararası standartlar kalite ve sektörün ihtiyacı gözönünde bulundurularak, LCF ve İMA Akademik kadrosu tarafından hazırlandığını hatırlatan Lafçı, teknik donanım açısından da farklı bir noktada durduklarını söyledi. Lafçı sözlerini şöyle sürdürdü; “İMA’da eğitimler, SMART eğitim teknolojisi, plazma TV ve projeksiyon ile donatılmış tasarım stüdyoları ve sınıfların yanısıra, Fotoğraf Stüdyosu, CAD-CAM Stüdyosu,  PC ve MAC Stüdyoları ve  Dikiş, Kalıp ve Dijital Baskı Atölyelerinden oluşan uygulama alanlarında; öğrencilerin gelişimini destekleyen teknolojik bir öğrenim deneyimi sunar. Türkiye’nin ilk ve en geniş moda kütüphanesin mevcuttur.”

Üniversitelerdeki eğitimden bir başka farklarının da uluslararası moda okullarıyla yürüttükleri işbirliği olduğunu dile getiren  Lafçı, bu işbirliği ile öğrenci değişim imkanlarının mevcut olduğunu açıkladı.

Okunma : 3473


YORUMLAR
Sayın ziyaretçimiz; Üye olmadan yapılan yorumlar "misafir" olarak adlandırılacaktır. Yorumlarınızda size özel bir isim ve resim kullanmak, yaptığınız yorumlara üye menüsünden ulaşmak, yorumlarınıza gelen cevapları kontrol etmek ve üyelere sunulan daha pek çok özellikten yararlanmak için üye olun!
Bu haber hakkındaki yorumunuz nedir?
1000 - karakter kaldı.