Çin’de düzenlenen İntertextile Şanghay Giyim ve Kumaş Fuarı’na ikinci kez katılan Özlem Kumaş, yurtdışı yatırımlarıyla dikkat çekiyor. Çin pazarına yaptığı atılımları ile sektörün ilgisini üzerine çeken firma, Şanghay fuarında en fazla ziyaretçi çeken Türk stantlarından birisi oldu.
1969 yılında kurulan ve kurulduğu günden bugüne Türkiye’nin önde gelen yün ve yün karışımlı kumaş üreticilerinden birisi olan Özlem Kumaş, dış giyim ve ceket üretimi için uygun ürünlerle birlikte elbise, etek ve pantolon üretimi için, daha düşük ağırlıktaki, yün, polyester, pamuk ve keten karışımlı dokuma kumaş üretiminde uzmanlaşmıştır.
Ortalama 2.000.000 metre/yıl olan kapasitesi, ileri teknoloji kullanımı, Ar-Ge çalışmalarıyla her geçen gün daha da artmaktadır. Son trendler göz önüne alınarak oluşturulan koleksiyonları Marks&Spencer, Zara ve Escada gibi dünyaca ünlü markalar tarafından tercih edilen Özlem Kumaş’ın Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Türkkan ile Çin’de düzenlenen İntertextile Şanghay Giyim ve Kumaş Fuarı’nda bir röportaj gerçekleştirdik.
Çin’de Olmak Bizim İçin Çok Önemli
Türkiye’deki hemen hemen dış giyim üzerine çalışan bütün firmaların, Özlem Kumaş’ın ürünlerini kullandığını söyleyen Türkkan, neredeyse Afrika haricinde dünyanın her yerine ürünlerini pazarladıklarını ifade etti. Buna rağmen, atılımlarının durmadığını ve faaliyet gösterdikleri piyasaları genişletmek için birçok organizasyona katıldıklarını ifade eden Türkkan; “2 yıldan beri Çin’de düzenlenen fuarlara katılıyoruz. Amerika’da ürün sattığımız müşterilerimiz, aldıkları kumaşları Çin’e diktirmek için yolluyorlardı. Bu sebepten, mutlaka Çin’de yer almamız gerektiğine karar verdik.” Aldıkları bu kararın, bugünden bakıldığı zaman erken gibi gözükmesine rağmen, Çin’in dünyanın en stratejik ve en önemli pazarı olduğunu belirten Türkkan, Şanghay’daki fuardan iyi dönüşler sağladıklarını kaydetti.
Çin’de İki Acentemiz Var
Çin pazarını daha iyi anlayabilmek ve daha rahat entegre olabilmek için iki acenteyle çalıştıklarını ifade eden Türkkan; “İki olan acente sayımı, gelecek yıllarda beşe çıkarmayı planlıyorum. Nasıl günümüzde dünya modasını İtalyanlar belirliyorlarsa, ilerleyen zamanda modaya Çinliler yön verecekler. Bugünden Çin piyasasında yer alabilmek için Türkiye’deki tekstilcilerin tamamının buraya gelmesi gerekiyor” diyerek şimdiden Çin piyasasında oyuncu olmanın önemini dile getirdi.
Türk Tekstilinin Daha İyi Bir Konuma Gelmesi İçin…
Fırsatları görüp ona göre hareket eden, dinamik bir anlayışlarının olduğunu ileri süren Türkkan, konuşmasını “Bunun en iyi örneği Türk katılımcılarının hemen hemen aynı tarihlerde gerçekleşen Première Vision yerine İntertextile’i tercih etmesini gösterebilirim, Première Vision New York Ve Paris’e katılırken, buradaki Première Vision’a katılmayı tercih etmedik. İntertextile’in Çin’deki pazarının daha iyi olduğunu düşünüyoruz. Zaten, Türk tekstilcisi her daim daha etkili pazar imkanı olan fuarları seçmiştir” diyerek noktaladı.