Çorlu/Tekirdağ’da 1992 yılında tekstil sektörüne yönelik çalışmalarına başlayan Entema, kumaş kurutma makinesi üretimi üzerine odaklanan yapısıyla dikkat çekiyor. Firma AR-GE çalışmalarıyla da sürekli yeni teknolojiler üretiyor. Müşterilerinin talep ve önerilerini dikkate alarak üretimini şekillendiren Entema, 20 yıllık deneyimiyle birçok ülkeye makine tedariği sağlıyor. Global piyasada en çok talep edilen özelliklerden birisi olan; az enerji kullanımı konusunda çalışmalarını hızlandıran firma, yüksek oranda çekmezlik ve yumuşaklık efektleri, yüksek üretim kapasiteleri, düşük bakım giderleri, işçi sağlığını göz önünde bulunduran çalışmalar ve çevreye zarar vermeyen yönleri ile yeniliklerini çeşitlendiriyor. Ayrıca Entema; Türkiye, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Güney Amerika, Asya ve Asya Pasifik ülkelerindeki etkinliğini de her dönem artırıyor.
Swell Soft ticari markası ile piyasaya sürdükleri yeni makinelerinin, çalışma prensibi itibarı ile dünyada bir ilk olduğunu belirten Firma Yetkilisi Ömer Gökcan, Entema’nın son dönemdeki çalışmaları hakkında dergimize açıklamalarda bulundu. Gökcan, yeni projenin aslında kurutma makinelerinden uzak olmayan, bununla beraber ilave bazı özelliklerle çalışan bir makine olduğunu ve farklı sektörlerde kullanım alanı bulduğunu belirtti.
Projenin kurutma paralelinde, fakat dikey çalışan bir makine olduğunu söyleyen Gökcan, az alanda, az enerji kullanarak, kaliteli ve kapasiteli üretimleri, çevreci bir anlayışla sağlayan yeni makinelerinin piyasada çabuk kabullenildiğini dile getirdi. Proje hakkındaki açıklamalarını sürdüren Gökcan, Swell Soft isimli yeni projelerinin esasında havlu, kadife gibi kumaşların terbiyesi için dizayn edildiğini, yurt içi ve yurtdışı patentlerinin alındığını, ayrıca TÜBİTAK AR-GE desteklerinden de yararlandırıldığını vurguladı.
Makinelerinde bulunan patentli dövme sisteminin önemli avantajlar sağladığını kaydeden Gökcan, “Makinemiz çoklu dövme sistemi sayesinde kumaşın hem önünden hem de arkasından veya istenilen tek tarafından, hav yönünde veya tersi yönde, ayarlanabilir şiddetlerde işlem yapabiliyor. Bu işlem bu güne kadar kullanılan klasik makinelerin erişemediği proses kalite ve kapasitesini çok daha az enerji kullanarak sağlıyor” ifadesini kullandı. “Makinemiz içerisinde ki hava sirkülasyonu da proses gereklerine göre istenilen sıcaklığa kadar ısıtılıp, istenirse sirkülasyon havasına buhar da verilebiliyor” diyen Gökcan; “Böylece ürünümüz ıslaksa kuruyor veya kuru ise nemlendiriliyor, bunun sonucunda yumuşatma prosesine katkı sağlanırken, farklı efektler de elde edilebiliyor. Aynı anda sirkülasyon havası kabin içerisinde dövücülerin açığa çıkardığı üretim artığı tozları filtrelere taşıyor. İsteğe bağlı üretilen otomatik toz tahliye sistemi de tozları makine dışına alıyor. Makinemizin kabin içi toz tutmayacak şekilde dizayn edilmiş olduğundan temizlik problemi de olmuyor. Bilgisayarlı olarak kontrol edilen makinemiz tek bir operatör tarafından rahatlıkla kullanılabiliyor” dedi.
Sektörün İlgisi, Makineyi Farklı Alanlara Taşıdı
İlk prototip makineyi 2009 yılında ITM Fuarı’nda sergilediklerini vurgulayan Gökcan; “Gelen ziyaretçilerin önerileriyle, makinemizin havlu ve kadifenin dışında ev tekstili, döşemelik kumaş, flok, halı ve battaniye gibi sektörlerde de kullanılabileceğini anladık. Bu nedenle yeni AR-GE çalışmalarıyla, makinenin bu alanlarda da kullanılabilir olmasını sağladık. 2011 yılında ITMA / BARSELONA’da yeni model makineyi ziyaretçilerimizin görüşlerine sunduk ve halı için ön denemeleri bu fuarda yaparak, sonrasında aldığımız siparişlerle 2012 yılı itibariyle halı terbiye makinesi tedarik sürecine de başladık” ifadesini kullandı.
Halı sektöründe uzun bir geçmişe sahip olmadıklarını ancak kısa sürede, yurt içi ve yurt dışı üreticilerin takdirini kazandıklarını söyleyen Gökcan, başarılarını kanıtlamadan önce katoloğa halı ibaresi koymadıklarının altını çizdi. Gökcan, halının tozunun ayıklanamayışının ihracat anlamında problem yarattığını ve bu problemin çözümüne Entema’nın yeni teknolojisiyle katkıda bulunmanın yanı sıra bilinen halı kalitesine de daha yumuşak tuşeler, daha canlı renkler ve daha hacimli halılar ile yeni bir boyut getirildiğini belirtirken, Ar-Ge çalışmalarının devam ettiğini ve Swell Soft’un farklı versiyonlarının da önümüzde ki dönemlerde üreticilerin beğenisine sunulacağı bilgisini verdi.