Dünyanın en büyük pamuk ihracatçısı Amerika, tekstil pazarlarına olan yoğun ilgisi ve etkinlikleriyle müşterilerinin iş bağlantılarını güçlendiriyor. Uluslararası Pamuk Konseyi’nin (Cotton Council International- CCI) üst düzey delegasyonunun katılımı ile İstanbul’da düzenlenen toplantıda önemli konular masaya yatırıldı. Amerikan pamuğu kullanan Türk tekstilcilerin yoğun ilgi gösterdiği program kapsamında AMCOT Temsilcisi Keith Lucas ABD ve dünya pamuk üretimi, arz ve talebe genel bakış; Amerikan Pamuk Taşıyıcıları (Shipper) Birliği Başkanı Richard L. Clarke III ise kontrat bağlılığı; yine aynı birliğin Başkan Yardımcısı Eduardo L. Esteve ise pamuk risk yönetimi konusunda sunum gerçekleştirdi. Etkinliğin ikinci yarısında ise ABD pamuk türleri ve bölgelere göre özellikleri ile Amerikan pamuğu yararına çalışan Supima örgütü ele alındı.
\r\nYapılan açıklamalara göre Ağustos 2011-Ağustos 2012 döneminde dünya genelinde pamuk üretimi düz bir seyir izledi. 2011 Ağustos’unda 26.73 milyon metrik ton pamuk üretimine bu yılın Ağustos ayında da aynı seviyede kalırken fabrika kullanım oranlarında düşüş kaydedildi. Ağustos 2011 tarihinde 25.09 milyon metrik ton pamuk kullanımına karşın 2012 Ağustos’unda bu rakam 22.96 milyon metrik tona geriledi. Ticareti yapılan pamuk miktarı ise 7.82 milyon metrik tondan 9.65 milyon metrik tona çıktı. Küresel stoklar ise 10.78 milyon metrik tondan 14.77 milyon metrik tona yükseldi. Stok kullanım oranı da yüzde 43’ten yüzde 64’e sıçradı.
\r\nSon dönemde uyguladığı politikalarla stok durumunu güçlendiren Çin’in yıllar itibariyle stok miktarını sürekli arttırdığı görülüyor. 2010 yılında 2.5 milyon metrik ton stoğu bulunan ülke 2011 yılında stok durumunu 6.3 milyon metrik tona çıkardı. Ülke yine üretim gücünü2005-2008 döneminde arttırırken, küresel finans krizi döneminde üretim miktarı geriledi. 2010 yılında yaklaşık 6.7 milyon metrik ton pamuk üreten ülke 2011’de üretimini biraz yükselterek 7 milyon metrik tona yaklaştırdı. Çin’in fabrikalarda pamuk kullanım miktarı ise 2009 yılından bu yana düşüş gösteriyor. Ülke 2009’da 11 milyon metrik ton, 2010 yılında 10 milyon metrik ton ve 2011 yılında da 9 milyon metrik ton pamuk kullandı. Çin’in pamuk ithalatı ise 2010 yılında 3 milyon metrik tona yakın iken, 2011 yılında bu miktar 6 milyon metrik tona yaklaştı.
\r\nKüresel çapta 2011 yılında zirve yapan pamuk fiyatlarının ise 2012 yılında yine 2010 yılındaki seviyelere indiği görülüyor. Küresel pazarın en büyük pamuk ihracatçısı ABD ise 2011 yılında 3.39 milyon metrik ton pamuk üretirken 2012 yılında bu rakamı 3.85’e çıkardı.
\r\nZayıf Tüketim Sona Erecek
\r\nTextoWear olarak yerinde takip ettiğimiz bu toplantı programında Cotton Council International (Uluslararası Pamuk Konseyi) Başkanı Sayın Jimmy Webb, dergimize özel açıklamalarda bulundu. 2012 yılının ilk yarısının geride kaldığını ve pamuk sektörünün bir önceki sezona göre ne tür veriler elde ettiğini sorduğumuz Webb şunları söyledi; “Normalde üretim performansı istatistiklerinin resmi olarak açıklanması biraz zaman alır, dolayısıyla sektörün yakın zamandaki performansının açıklanması birkaç ay alacak. Ancak endüstriden gelen anekdot niteliğindeki geribildirimler, üretimde güçlenme görmeye başladığımızı söylüyor. Bu sipariş artışlarına yansıdığı için, son aylardaki zayıf tüketimin sona erebileceğinin işaretlerini görüyoruz.”
\r\nABD’li üreticiler için pamuk piyasasının sürekli mücadele anlamına geldiğini dile getiren Webb, geçen yıl Çin’in stratejik stoklarını ikmal etmek için büyük alımlar yaptığını hatırlattı. Bu durumun büyük miktarda ABD pamuğu alımı anlamına geldiğine değinen Webb, sonuçta pamuk satışında artış yaşadıklarını açıkladı. Geçtiğimiz yıl özellikle ABD’nin orta batı bölgesinde büyük bir kuraklık yaşandığını söyleyen Webb, buna karşın pamuğun bu süreçten çok az etkilendiğini şöyle açıkladı; “Bunun birkaç nedeni var. Birincisi, pamuk en çok ihtiyaç duyduğu sezonun başlarında iyi yağmur aldı. İkincisi, pamuk üretim döngüsünün sonuna doğru sıcaklığı sever; zaten bir çöl bitkisidir. Üçüncüsü, sezonun sonundayız dolayısıyla, çok fazla pamuk hasat edildi”
\r\nWeb, Çin ve Hindistan hükümetlerinin geçen yıl ki tavırlarının piyasadaki istikrarsızlığa katkıda bulunduğunun altını çizdi. Çin hükümetinin piyasaya büyük alımlarla girdiği için piyasayı yukarıya çektiğini ifade eden Webb, benzer şekilde Hint hükümetinin de kendi endüstrisini korumak amacıyla ihracat yasağı getirerek pamuğun dünya piyasasında bulunabilirliğini azalttığını ve fiyatları yükselttiğini aktardı.
\r\nGerek yapay gerekse doğal elyaflar ve türleri arasında her zaman rekabet yaşandığını kaydeden Jimmy Webb, bu rekabetin pamuk fiyatının yapay elyafların fiyatından farklı bir yönde seyrettiğinde daha da zorlaştığını açıkladı. Webb sözlerini şöyle sürdürdü; “Perakendeciler ve tüketiciler bir yıldan biraz uzun bir önce süre pamuk fiyatlarında yaşanan yükselişe tepki verdi ve talebin bir kısmı yapay elyaflara kaydı. Bu döngüyü daha önce de görmüştük. Ayrıca biliyoruz ki, tüketiciler doğal elyafları seviyor ve doğal pamuğa dönecek.”
\r\nTürk Tekstil Sektörü Kaliteli ve Esnek
\r\nÖzelikle son 5 yıldır, Türk üreticilerin giderek daha fazla kaliteli ürünlere odaklandığını söyleyen Webb; “Benzersiz tasarımlarda ve aprelerde uzmanlaştılar. Birincil piyasaları olan Avrupa’nın kalite talep ettiğini ve müşterilerinin kalite için para harcamaya istekli olduğunu erkenden anlamışlardı” dedi. Bu nedenle kaliteli ürünler üretmek için erkenden hazırlandıklarını savunan Webb, diğer yandan Türk üreticilerin sipariş sürecinde de daha esnek olmayı öğrendiklerini kaydetti. Türk tekstil üreticilerinin bugünün Avrupa perakende sektörüne uyum sağlamak için hazırlıklı olduğunun altını çizen Webb; “Hızlı, esnek ve becerikli tedarikçilere ihtiyaç duyduğunu fark eden Avrupalı markalar, hazır giyim üretimlerinin bir kısmını yakın ülkelerde tutmak istiyor. Türkiye bu talepleri karşılayabiliyor” diye konuştu.
\r\nTürkiye’nin ABD elyafının en büyük 2. müşterisi olmaya devam ettiğini ve ‘sadık müşteri’ statüsünü koruduğunu söyleyen Webb, ülkenin bölgede benzersiz bir konumda olduğunu vurguladı. Türkiye’nin dünyanın en büyük 10. Tekstil endüstrisi olmasının yanı sıra, açık arayla bölgesindeki en baskın tedarikçi olduğuna dikkati çeken Webb, şu değerlendirmelerde bulundu; “Çin ve Hindistan’ın tekstil endüstrileri büyük siparişlere odaklanmayı tercih ediyor ve siparişlerinin Ortadoğu, Afrika ve Avrupa bölgelerine sevkiyat için zamana ihtiyaç duyuyor. Diğer taraftan Türk şirketleri piyasayı daha iyi tanıyor ve küçük şirketlerle çalışmak konusunda daha istekliler. Daha hızlı teslimat yapabiliyorlar ve farklı müşterilere ve piyasalara uyum sağlayabilecek esnekliğe sahipler. Tüm bu faktörler Türkiye’ye gerçek bir avantaj sağlıyor.”
\r\nCCI’nin Türk tekstil endüstrisini desteklemek için Türkiye’de bulunduğunu ifade eden Webb, sözlerini şöyle bitirdi; “Türk tekstil endüstrisinin işleri ne kadar iyi olursa, bizim işlerimiz de o kadar iyi olur – dolayısıyla onlara yardım ederek bir kazan-kazan durumu yaratıyoruz. Hepimiz ‘pamuk ailesi’nin parçasıyız”
\r\n