Türkiye en önemli pazarlarından birisi olan AB’de yaşanan kriz tekstil ihracatını da olumsuz etkilemeye devam ediyor. Türkiye tekstil ihracatı 2011 Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,9 gerileyerek 6.5 Milyar Dolar olarak gerçekleşti. İTKİB’in yayınladığı Tekstil ve Hammaddeleri Sektörü 2012 Ekim ayı ihracat raporuna göre, 2011 yılında yaşanan yüzde 21,9 artıştan sonra, 2012 yılı ilk dokuz aylık raporunda yüzde 2,9 oranındaki düşüş krizi gözler önüne seriyor. Türkiye genel ihracatına bakıldığında yüzde 12,1’lik artış olduğu görülürken, geçen yıl tekstil hammaddelerinin genel ihracattaki payının da yüzde 6,0’dan 5,2’ye gerilediği belirtiliyor. Sektörde yaşanan bu olumsuz havanın en önemli sebebi olarak, tekstil ihracatının yarısının gerçekleştirildiği Avrupa Birliği’nde yaşanan kriz gösteriliyor. Ayrıca güneydeki ve doğudaki sınır komşularında yaşanan siyasi çalkantılar, sektörün kötü performans göstererek gerilemesine sebep oluyor.
Özellikle Suriye’de Mart 2011’den bu yana yaşanan iç karışıklığın yanı sıra Suriye tarafından Serbest Ticaret Anlaşmasının askıya alınması, yapılan ihracatta yüzde 30 ek gümrük vergisinin uygulanması, Türkiye’nin bu ülkeye yönelik tekstil ihracatının düşmesine neden oldu. Türkiye’nin bir diğer önemli tekstil pazarı olan İran’a uygulanan ticari yaptırımlar sektörde yaşanan olumsuz gelişmeler arasında sayılıyor. Tüm bu gelişmelerin sonucunda bakılacak olursa, küreselleşmeyle birlikte ülkelerin yaşadığı krizlerin diğer ülkelere etki etmesi engellenemiyor. Ülkeler kendi içerisinde bir kriz yaşamasalar da, diğer ülkelerle olan ticari ilişkiler ihracat rakamlarının değişmesini tetikliyor.
2012 yılının Ocak-Ekim döneminde aylar bazında tekstil ihracatının değişken bir seyir izlediği görülüyor. Yılın ilk ayında yüzde 2,9 oranında azalan tekstil ihracatı, şubat ayında 1,7 oranında artışa geçmiş, Mart ayında ise 0,8 oranında bir düşüş trendinin içerisine girmiş. Nisan ayında en sert düşüşünü yaşayan tekstil sektörü yüzde 14,2 oranı ile en ciddi yarasını almış. Takip eden aylarda inişli çıkışlı dönemler yaşayan sektör, Eylül ayında yüzde 11,2 artışla biraz olsun toparlanma sürecine girmiş. Bu dönemde AB’ye yapılan ihracatın yüzde 8,2 artması bu sürecin yaşanmasını tetikleyen sebep olarak belirtiliyor. Bu artış sektör açısından da önemli bir süreç olarak tanımlanırken, 2011 Aralık ayından bu yana AB pazarına olan ilk artış olarak da kayıtlara geçiyor.
AB ve Orta Doğu İhracatı Düştü, ‘Diğerleri’ Önem Kazandı
Türkiye tekstil ihracatında geleneksel pazarlar olan AB, Orta Doğu ülkeleri ve Serbest Bölgeler, ciddi oranlarda düşüş yaşarken, Eski Doğu Bloku ülkeleri, Afrika, Amerika, Asya Ve Türki Cumhuriyetlere olan ihracatın artış gösterdiği gözlendi. Özellikle Türkiye’nin ikinci büyük pazarı olan Eski Doğu Bloku ülkeleri grubuna yönelik tekstil ihracatı 2012 Ocak-Ekim döneminde yüzde 9,9 oranında artarak 1,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu artış sonucunda ülkelerin toplam tekstil ihracatından aldığı pay yüzde 19,1’den yüzde 21,6 oranına yükselmiş oldu. Cezayir, Libya, Mısır, Tunus, Fas’ı içine alan Afrika ülke grubuna 2012 yılının ilk on aylık döneminde yüzde 8,2 oranında artışla 629,5 milyon dolar değerinde tekstil ihracatı yapıldı. Orta Doğu ülkelerine yapılan ihracata bakıldığında ise yüzde 6,5 oranında bir düşüş yaşandığı görülüyor. Diğer yandan Amerika ve komşularına yapılan tekstil ihracatında ise yüzde 11,3 oranında bir artış ivmesi yakalandığı belirtiliyor.
Asya ülke grubunda yüzde 1,5’lik artış olduğu açıklanırken, Serbest Bölgelere yapılan satışın yüzde 21,3 oranında gerilemeyle 178,8 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiği ifade ediliyor. Yapılan açıklamada Türki Cumhuriyetlere olan satışın da ilk on ayda yüzde 12,4 oranında arttığına işaret ediliyor. Ülkeler bazında bakıldığında ise Ocak-Ekim 2012 döneminde Türkiye’den en fazla tekstil ve hammaddeleri ihraç edilen ülkeler Rusya Federasyonu, İtalya, Almanya, İngiltere, ABD, İran, Romanya, Bulgaristan, Polonya ve Mısır olarak sıralanıyor.
Nonwoven İhracatındaki Artış Dikkat Çekiyor
2012 yılının Ocak-Ekim döneminde elyaf, iplik, dokuma kumaş, örme kumaş ve dokusuz yüzeyler (nonwoven), keçeler ve vatkalar olarak belirlenen belli başlı tekstil ürün grupları incelendiğinde, sadece örme kumaşlar ve dokusuz yüzeylerde ihracat artarken, diğer grupların tamamında ihracat performansı düşüş göstermiş. Ocak-Ekim döneminde 2011 yılının aynı dönemine kıyasla, Türkiye’den yüzde 13 oranında düşüşle 533,5 milyon dolar değerinde elyaf, yüzde 5,6 gerileme 1,3 milyar dolar değerinde iplik ve yüzde 3,8 oranında düşüşle 2,1 milyar dolar değerinde dokuma kumaş ihraç edildiği ifade ediliyor. Diğer önemli ihracat kalemlerinden örme kumaş ihracatı 3,2 oranında artarak, 1,3 milyar dolara yükselirken, dokusuz yüzeylerin ihracatı 17,8 puan artarak 296,2 milyon dolar şeklinde gerçekleşti. Bu rakamlar doğrultusunda toplam tekstil ihracatında elyaf ihracatının payı yüzde 8,2, iplik ihracatının payı yüzde 20,8, dokuma kumaş ihracatının payı ise yüzde 33 olarak hesaplanıyor. Konfeksiyon sanayinin hammaddesi olan örme kumaşların toplam ihracattaki payı da 20,7 olurken, önemi her geçen gün artan dokusuz yüzey (nonwoven) ürünlerinin payı da 4,6 şeklinde kayda geçti.
Elyaf, iplik ve dokuma kumaşların alt ürün grupları incelendiğinde 2012 yılının ilk on ayında en çok ihraç edilen elyaf türü ise sentetik devamsız lifler olarak ifade ediliyor. Bunun yanında pamuk lifleri ihracatında yüzde 29,4 oranında yaşanan düşüş dikkat çekiyor. Bu düşüle birlikte pamuk ihracatı 223,2 milyon dolardan, 157,6 milyon dolara gerilerken, ipek lifi ihracatında yaşanan yüzde 1.237,5 oranındaki artış umut veriyor. Dokuma kumaşlara bakıldığında ise yüzde 9,7 oranında düşüş ile 903,2 milyon dolara gerileyen pamuklu dokuma kumaşların olduğu görülüyor.
Kapasite Kullanım Oranı Arttı
Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamaya göre kapasite kullanım oranlarında yaşanan artış dikkat çekiyor. Tekstil ürünleri imalatında kapasite kullanım oranı 2011 yılının Ekim ayında yüzde 76,4 iken, 2012 Ekim ayında yüzde 79,1 şeklinde gerçekleşti. Diğer bir ifade ile tekstil imalatında kapasite kullanım oranı 2012 Ekim ayında bir önceki yıla göre yüzde 3,5 oranında artış kaydetti. Kapasite kullanım oranı bir önceki aya göre ise yüzde 1,7 oranında değer kazandı.