Ann Demeulemeester, Paris Moda Haftası’nda gotik tarzı kıyafetler ve aksesuarlarla izleyenleri büyüledi. Benimsediği gotik tarzı, genellikle siyah ve beyaz renklerdeki tasarımlarla koleksiyonuna yansıtan Demeulemeester, 2012 İlkbahar Yaz koleksiyonunda bu geleneğini sürdürüyor. Tasarımcı Gotik tavrını hippi tarzı elbiselerle birleştirmiş. Demeulemeester, bu koleksiyonunda 19. yüzyılın sonlarında Kuzey Afrika’ya yoğun seyahatler gerçekleştiren İsviçreli yazar Isabelle Eberhardt’tan ilham alıyor.
Uzun, geniş ve dökümlü kesimlerle genellikle kasvetli bir siluet yaratan tasarımcı, modaseverlerin yakından takip ettiği bir isim olmayı da başarıyor. 2012 İlkbahar Yaz koleksiyonunda ipek kumaşları oldukça yoğun kullanan Demeulemeester, kadın cinselliğini ve gizemini bir araya getirmeyi amaçlamış. İpekten transparan tunikler, geniş pantolonlar ve etekler koleksiyonun önemli parçaları arasında. Koleksiyonun aksesuarları arasında yuvarlak siyah deri şapkalar ayrıcalıklı bir konuma sahip. Diğer aksesuarlar arasında ise, düz sandaletler, şifon kaplı ayakkabılar, maskülen kesimlere sahip kaftanlar sayılabilir. Fas iklim ve kültüründen esintiler taşıyan pamuk ve ipekten, deri ve süete kadar birçok öğe incelik ve zerafetle birleştirilmiş.
1985 yılından bu yana moda dünyasına giren, ilk koleksiyonunu 1992 yılında sergileyen Demeulemeester, sektörde daha çok erkek koleksiyonları ile öne çıkıyor. Nadiren farklı ve çok sayıda rengi bir arada kullanan tasarımcının koleksiyonlarında genellikle siyah ve beyaz vurgulanıyor. Şeffaf kumaşlar ve dokularla siyah kumaşa seksi bir tarz katan tasarımcı gotik tarzıyla kadınları günlük giyimin bir adım dışına çıkarıyor. Sürekli fark edilebilir parçalar üretmesiyle tanınan Demeulemeester, halen köklerine sadık kalarak gotik, punk ve Japon stillerinden izler taşıyan koleksiyonlar üretiyor.
