"Globalden Yerele–GLOCALIZATION" ana başlığı altında düzenlenecek "17. Avrasya Ekonomi Zirvesi"nin detayları, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Marmara Grubu Vakfı (MGV) Başkanı Akkan Suver, MGV Başkan Yardımcısı Engin Köklüçınar ve Moda Tasarımcısı Özlem Kaya'nın ev sahipliğinde düzenlenen basın toplantısıyla paylaşıldı.
MGV tarafından 17 yıldır aralıksız sürdürülen "Avrasya Ekonomi Zirvesi", siyasal, ekonomik ve kültürler arası diyalog çalışmalarında Türkiye'nin aydınlık yüzünü yansıtmaya devam ederek, sürdürülebilir kalkınma ve enerjinin geleceği için dünyanın dörtte birini İstanbul'da buluşturuyor. Bu sene 4-6 Şubat arasında İHKİB desteği ile düzenlenecek olan ve Meksika'dan Fransa'ya, Senegal'den Pakistan'a kadar 50'nin üzerinde ülkeden 600'e yakın temsilcinin katılacağı zirvenin gala gecesinde ise Moda tasarımcısı Özlem Kaya bir defile gerçekleştirecek. Etkinlik hakkında bilgi veren MGV Başkanı Suver, uluslararası bir prestij birlikteliğine dönüşen zirveye cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlar ile her biri kendi alanında dünyada söz sahibi olan önemli isimlerin katılacağını vurguladı.
Göç Masaya Yatırılacak
Suver, Türkiye'den ise TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Avrupa Birliği Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın da "17. Avrasya Ekonomi Zirvesi"nde yer alacağını söyleyerek, "17. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde dünyanın en can yakıcı problemlerinden birini oluşturan ve 'İstemsiz Göç' olarak adlandırılan insan ticaretini masaya yatıracağız. Kadın, erkek, çocuk, illegal işçi, göçmen ve sığınmacılarla birlikte başlayan insan ticareti, bugün uygarlığı tehdit eden bir boyuta ulaştı. Bölgemizde yaklaşık 500 bin kadın ve kız çocuğu Uzakdoğu, Ortadoğu ve CIS ülkelerinden getirilerek satılıyor. Böylesine insanın içini sızlatan bir konuya dikkat çekerken öte yandan dünyamızı ilgilendiren diğer olgu ve sorunları da farklı bakış açıları ile masaya yatıracağız" diye konuştu.Bu yıl zirvede ayrıca "Sürdürülebilir Kalkınma ve Yerel Yönetimlerde Değişim", "Yerelden Küresele İpek Yolu'nda Ekonominin ve Enerjinin Geleceği", "Yerelden Küresele Diyaloğun Barıştaki Önemi", "Kalkınma ve Tasarım, Bilişimle Kalkınma" ana başlıklarının ele alınacağı bilgisini veren Suver, tasarım konusunda özel bir oturum düzenleneceğini, bu çerçevede Türkiye'deki tasarım gücünün tanıtılmasının hedeflendiğini de söyledi.
"Merkez Bankası belirsizliği azaltmalı"
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, zirve kapsamında tasarım konusunun işlenmesinin önemine dikkati çekerek, kendilerinin de önümüzdeki dönemde bir tasarım üniversitesi açılmasının hazırlığında olduklarını dile getirdi.
Hazır giyim sektörünün Türkiye ekonomisi açısından önemli bir misyon üstlendiğine vurgu yapan Tanrıverdi, şunları anlattı: "Türkiye 2013 yılını 151 milyar dolar ihracat ile kapattı, hazır giyim ise 17,5 milyar dolar ile bu toplam içinde yüzde 11,5 pay aldı. Türkiye ihracatının 2012 ile birebir aynı performansı gösterip yerinde saydığı bir dönemde Türk hazır giyim sektörü olarak yaklaşık yüzde 8,5'luk bir büyüme gösterdik. 2014'de 19 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. Bu liderlik özelliğimiz bizim için yeni değil. Çeyrek asırdır, ülkemiz ekonomisine ihracatı, dış pazarı öğretiyor, bu alanda önderlik yapıyoruz."
“O Zaman Yanlış Olduğunu Söyledik”
Konuşmasında son dönemde döviz kurlarında yaşanan hareketlere de değinen Tanrıverdi, şu değerlendirmelerde bulundu: "1 dolar eşittir 1 lira değerlendirmelerinin yapıldığı günlerde bunun yanlışlığını anlatmaya çalıştık ancak çeşitli çevrelerce yanlış anlaşıldık. Kurun değeri olması gereken düzeyde değildi. Döviz üzerinde ciddi bir baskı vardı. Kur gerçek değerinde olsaydı son 3 ayda yüzde 20'nin üzerindeki büyük dalgalanma yaşanmazdı. Yüzde 2-3 civarındaki iniş-çıkış ile sınırlı kalırdı. Kur şu anda da gerçek değerinde değil. Ekonomi yönetiminin uygulayacağı politikaların kuru nereye getireceği bizim için önemli. Kur gerçek değerini bulduktan sonra enflasyon oranında artmalı ki ihracatçı açısından faydalı olsun. İhracatçılar bugün yükselen kurdan dolayı büyük sıkıntı içinde. Her zaman hızlı iniş çıkışların yıkıcı olacağını söyledik. Enflasyon oranında veya zamana yayılarak artsa bugün yaşanan zayiat çok daha az olurdu."
MB'nin elindeki bir takım enstrümanları kullanarak belirsizliği azaltmasını beklediklerine işaret eden Tanrıverdi, "Dolar kuru yerel seçimlere kadar 2,20-2,30 bandına oturacak gibi gözüküyor. Öte yandan 2013 sonundaki bu büyük artıştan dolayı iç piyasadaki üreticinin, sanayicinin bilançoları alt üst oldu. Bankalarla yapacakları görüşmelerde ciddi sıkıntılar yaşayacaklar. Bankalar hem bilançolardaki bozulma hem de kırılgan ortam nedeniyle yeni kredi tahsisinde şirketleri çok zorlayacaklar" öngörüsünü dile getirdi.
Tekstilciler Doları Bırakıyor
Tanrıverdi, MB'nin aldığı dolarla ilgili kararlar konusunda üzerine, "MB tedbir almakta geç kaldı. Aralık ayında sadece parasal tedbirlerle değil, elinde bulunan diğer enstrümanlarla bu olanların önüne geçebilirdi. Şu an ihtiyaç duyulan ekonomi yönetiminin güven verici açıklamalar yapması. Sayın Babacan bu konuda piyasanın güven duyduğu bir isim, Babacan'ın konuşma zamanı. MB'nin değil Babacan'ın açıklama yapması gerektiğini düşünüyorum" dedi. Yabancıların bile artık tekstilcilerden dolar değil TL olarak sipariş vermek istediğini kaydeden Tanrıverdi, "Bir tekstilci arkadaşımıza Avrupa'dan sipariş gelmiş. Müşteri ısrarla TL olarak sipariş vermek istemiş. Bundan sonra ilerisi ne olacak fiyatlar geri gitmeye başlayacak. Bu da sektör açısından kötü bir durum. Merkez tedbir almada geç kaldı. Aralık ayında müdahale etmesi gerekirdi" dedi.
