Tekstil Sektörü
-2020 yılında 9,8 milyar$ ihracat ile dünya tekstil ihracatçısı ülkeler sıralamasında 5. ülke konumundayız. Tekstil ihracatımızın %46’sı AB ülkelerine yapılmaktadır. (Avrupa’ nın 2. Büyük tedarikçisiyiz). Tekstil ihracatının önemli bir kısmını dokuma kumaşlar, teknik tekstiller, iplikler ve örme kumaşlar oluşturmaktadır. En fazla ihracat artışı teknik tekstillerde gerçekleşmiş olup, toplamda 2,7 milyar $ değerinde gerçekleşmiştir.
-2020 yılında hazır giyim ve konfeksiyonda 14,5 milyar$ ihracat gerçekleştirilmiştir.
-2021 yılı için 12 milyar$ tekstil ihracat hedefi mevcuttur. İhracat hedefine teknik tekstiller, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik ekseninde ilerlenmektedir.
Tekstilde Tedarik Zincirinin Ülkemiz Lehine Kırılması:
-Tedarik zincirinin kırılganlığı ve Avrupa ile Asya arasındaki uzaklığın ülkemiz adına getirdiği avantajlar, tekstil üretim kapasitemizin artması adına bir fırsat ortaya çıkarmıştır.
-Avrupalı tekstil alıcıları, tedariklerini Türkiye'ye taşımaya devam ediyor. Coğrafi yakınlık, Uzakdoğu’dan Avrupa’ya artan konteyner fiyatları ve ülkemizdeki teknik yetkinlikler, alıcılar için öne çıkan unsurlar olmuştur.
-Türkiye’ de başta iplik olmak üzere, tekstilin her alanında yatırımlar devam etmektedir.
Maliyetler ve Yeni Yatırımlar:
-Girdi ve hammadde fiyatları oldukça arttı. (İplik hammaddesi olan pamuk fiyatları %30-40, polyester elyaf, viskoz gibi hammaddelerin fiyatları %50-60 oranında arttı). Yerli kumaş üreticisinin iplik bulma sorunu ortaya çıktı.
-İpliğin artan fiyatları ve ipliğe olan talebin artması ile, örme sanayi için tedarik zorluğu neticesinde ülkemizde bu yıl içerisinde de iplik yatırımları artarak devam etmektedir.
Global Yönelimler:
-Üretimi canlandırmaya yönelik adımlar atılmaya başlanmış, yerelde ve yerinde üretim ön plana çıkmıştır.
-Pandemi ile birlikte hızlı moda kullan-at, sürekli indirim kavramları yerrinikaliteli/dayanıklı/uzun ömürlü ürün üretmek ve kullanmak, çevreye etkiyi en aza indirmek kavramları ile değiştirmeye başlamıştır.
Yönelimler Kapsamında Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Tekstile Etkisi:
-Karbon salımını 2030’a kadar %50, 2050’ ye kadar da sıfır (0) düzeyine çekmeyi ön gören bir mutabakattır. Bunun neticesinde üreticilerin karbon ayak izi ölçümlemesi ile ihracat güçleri de etkilenecektir. Bu mutabakatın etkileyeceği önemli sektörlerden birisi de; üretiminde su, enerji, kimyasal gibi bileşenleri barındıran tekstil sektörü olacaktır.
-Bu sebeple tekstil üreticilerimiz de daha düşük enerji ile çevre dostu, ekolojik ve geri dönüşüme uygun üretim için dönüşüm ve modernizasyon çalışmaları içerisinde bulunmaktadır.
Tekstil Makine Sektörü
İhracat:
-2020 global tekstil makine ihracatında ilk sırada 7 milyar$ ihracat ile Çin bulunmaktadır. (%13 artış). Arkasından gelen Almanya, Japonya ve İtalya’nın ise 2-2,8 milyar$’larda seyretmektedir. Avrupa ülkelerinde % 20-25 oranlarında ihracat kayıpları yaşanırken, Çin ile birlikte G.Kore’nin de (%18) ihracatını arttığı görülmektedir. Ülkemiz 752 Milyon $ ile %5,9’ luk bir kayıp yaşamıştır.(Küresel payımız %2,9 , genel sıralamamız 9.)
-2020’nin Eylül ayından itibaren, günümüze kadar ihracat artışı devam etmiş ve hedef pazarlarımızda (Özbekistan, Bangladeş, Pakistan, Mısır, İran, Hindistan vs.) ihracat gücümüz korunmuştur.
İthalat :
-2020 global tekstil makine ithalatında ilk 3 sırada sırasıyla 3,3 Milyar $ ile Çin, 3,1 Milyar $ ile ABD, 1,8 Milyar $ ile de Türkiye yer almaktadır. (Global payımız % 6,5). Tüm tekstil makine ithalatçısı ülkelerde hemen hepsinde ithalat düşerken (Mesela Hindistan-%43, Bangladeş-% 33, Özbekistan-%36 , Vietnam- %34 gibi) , Türkiye’ nin ithalatı + %50 oranında artmıştır.
-Özellikle İplik, Dokuma ve Örme makineleri ithalatında global sıralamada Türkiye 1. İthalatçı ülke konumundadır. (Çin, Hindistan, Vietnam gibi ülkelerde alımlar önemli ölçüde düşerken; Türkiye’ nin bu 3 alandaki alımları 2 - 3 kat artmıştır). Uzakdoğu’ dan gelen makine ve parçalarının payı her geçen gün artmaktadır.
Sonuç:
-Üretiminde güçlü olduğumuz alanlarda iç pazarda ve dış pazarda etkinliğimi arttırmamızın yanı sıra, ithalatının da önüne geçilmesi önemlidir. Bu konuda hali hazırda tüm tekstil makine gruplarında uygulanan ilave ithalat vergisi %5-%7’ dir. Ancak yine de Uzakdoğu’dan yoğun makine alımları için caydırıcı politikalar şart. Bu sebeple yatırım teşvik belgelerinde bu yönde yerli makine üreticisini koruyacak ve destekleyecek düzenlemelerin genişletilmesi gerekmektedir.
-Üreticilerimiz arasında kapasite artırımına giden, yeni yatırımlar yapan firmalarımız vardır. Yeni yatırımlarda (tevsi, modernizasyon vs. gibi) destek unsurları, finansal destekler oldukça önemlidir ve kullanılabilir olmalıdır.
-Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde tekstildeki üretim dönüşümlerine adapte olmak ve buna uygun teknolojiler ile rekabet edebilmek önemli hale gelmektedir. Bu sebeple tekstil makinelerimizin bu kapsamda Ar-Ge’lerinin yapılması oldukça önemlidir. Bu alanda teknoloji çalışmalarına devam eden üyelerimiz mevcut.
-Hareketli olan iç pazarımızda, belirli ürün gruplarında geçtiğimiz yıllara göre etkinliğimiz artmakta. Ancak yeni geliştirilen, dönüştürülen yada yerlileştirilmiş ürünlerin yerli tekstilcilerimizce kullanılması çok önemli bir konudur. Tekstil ve Tekstil Makine sektörlerinin iç içe gelişimi ve etkileşimi adına Temsad olarak yeni işbirlikleri için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
-Yerlileştirme çalışmalarının hız kazanması, bu kapsamda T.C. Sanayi Bakanlığı’ nın Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programının sektörümüzce etkin kullanılması ve ithalatı yoğun makinelerin millileştirilmesi de önemli gündemlerimizden birisidir. Bu yıl Temmuz ayında başvuruları alınan hamle programı için projelerini sunan üyelerimiz de mevcuttur. Yeni hamle programında sektörümüz için yerlileştirilmesi hedeflenen 26 ürün bulunmaktadır.