İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği’nin (İTHİB) Türk tekstil sektörünün geleceğine ışık tutmak için düzenlendiği Ortak Akıl Toplantıları’nın 9’uncusu, Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TETSİAD) ile gerçekleşti. İTHİB Başkanı İsmail Gülle ve TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık’ın Başkanlığı’nda yapılan toplantıda, Dernek Yönetim Kurulu Üyeleri ve sektör temsilcileri bir araya geldi.
Pamuğun Önemini Anlamalıyız
Tekstil sektörünün ihracatı ve gelişiminde ev tekstili sektörüne düşen pay, sektörün gelişimi için neler yapılabileceği, ihracatta hangi pazarlara odaklanmanın Türk tekstil sektörünü büyüteceği gibi konular ele alındığı toplantının açılış konuşmasını yapan TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık, dünyada Türk ev tekstili sektörünün konumuna değinerek “Pamuklu sektörü Türkiye’yi taşıyan bir sektör. Ev tekstilinin dünyada 3. sıraya oturmasındaki en önemli neden ise pamuk. 3,5 Milyar dolarlık ihracatın çoğu havlu ve çarşaftan elde edilmekte” dedi. Sözlerine devam eden Küçükçalık “Ancak son dönemlerde sektör ihracatında düşüş gözlemliyoruz. Bunun önemli nedenleri arasında ise; ithalat politikalarındaki dengesizlik, yerli üretimin desteklenmemesi ve kendi sektörümüzü en iyi şekilde tanıtacak ve 2023 yılında gerçekleştirmeyi planladığımız 500 milyar dolarlık hedefe ulaşma yolunda mutlak olması gereken fuar alanlarının yetersiz kalması yatıyor. İthalat dengeli olup, içeride yatırımı körüklemeli” şeklinde konuştu.
“İran’a Odaklanmalıyız”
İTHİB Başkanı İsmail Gülle de yaptığı konuşmada, sektörle ilgili genel sayısal verileri paylaşarak, “Türkiye tekstilde, dünyanın 6. büyük ihracatçısı. Ev tekstili sektöründe ise dünyanın 4. büyük ihracatçısı. Ev tekstili ihracatımızın değeri 2.1 milyar dolar. Son dönemlerde komşularımızdaki karışıklıklara rağmen sektör ihracatımız yüzde 6 büyüdü. Ancak ülkeler bazında 2013’ten 2014’e bazı değişiklikleri size aktarmak isterim. Rusya’daki karışıklık nedeniyle ihracatımızda yüzde 25 düşüş görünüyor. İtalya’da yüzde 5 artış, Almanya’ya yüzde 1 artış, İngiltere’ye yüzde 14 artış ve İran’a da yüzde 42 artış yaşandı. Burada da görülüyor ki İran pazarına odaklanmak gerekli. 80 milyonluk bu nüfusun ihtiyaçları da yüksek. Ticari heyetlerimizle birlikte siyasi havanın da iyi olduğu bu ülkeye yatırım yapmak önemli. Burada altını çizmek istediğim bir diğer nokta ise ithalat yasakları. Yerli üretimin desteklenmesi için önemli olan bu durum karşısında ithalatımız 2012’de yüzde 27 oranında düşmüşken, 2014’te 5.2 milyar dolar ile yeniden yükselmiş durumda. Bu oran artma yerine azalmalı.” dedi.