İsveç Tekstil Makinaları Birliği TMAS'a katılan en son şirketlerden biri olan imogo, Dye-Max sistemi ile bu alandaki en önemli öncülerden biridir.Dye-Max sprey boyama teknolojisi, geleneksel jet boyama sistemlerine kıyasla temiz su, atık su, enerji ve kimyasalların kullanımını % 90'a varan oranda azaltabilir. Bu, kilogram kumaş başına 0.3-0.8 litrelik son derece düşük çözelti oranından kaynaklanmaktadır ve aynı zamanda, başlamak için önemli ölçüde daha az yardımcı kimyasal gerekir.
Geliştirdiğimiz Teknoloji Henüz Çok Yeni
Stenflo, "Tekstil endüstrisi oldukça muhafazakar ve şu anda kesinlikle hayatta kalma modunda ve vizyon sahibi olmanın zamanı değil" dedi ve ekledi, "Günlük işler hayatta kalmak için çoğu müşterimiz için gerçek bu. Yeni bir şeye yapılan herhangi bir yatırım elbette bir risktir ve üreticileri, yalnızca sürdürülebilirlik açısından değil, aynı zamanda iyi bir iş mantığı oluşturma açısından da iyi bir yatırım getirisi olduğu konusunda açıklayıp ikna edebilmeliyiz" dedi ve ekledi, “Burada, tedarikçilerine daha sürdürülebilir olmaları için baskı yapmak için elbette markaların yardımını kullanabiliriz. Üreticilerin sürdürülebilir yönde hareket etmeleri için teşvikler sağlamada hükümetlerin de oynayacağı bir rol vardır. Sürdürülebilirlik tek başına asla yeterli değil, bir iş modeli olmalı, aksi halde gerçekleşmeyecek. "Dedi.
‘’Kimyasalcıları Sürece Dahil Ettik’’
Açıklamalarını sürdüren Stenflo, “Teknolojilerimizi geliştirirken, mevcut tedarik zincirlerini kesintiye uğratmadan, hazır kimyasallar ve boyalar kullanmaya devam etmek ve bugün operasyonların nasıl yürütüldüğünün önemli bir parçası olan boya üreticilerini dahil etmek bizim için önemliydi. Aslında, markalardan yeni teknoloji geliştiricilerine kadar tüm tekstil tedarik zincirinde işbirliği, sürdürülebilirlik gündemini ileriye taşımak için çok önemli.’’ Diyerek sözlerini tamamladı.
