Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB), “Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektöründe Endüstri 4.0 Entegrasyonu” projesini başlattı. Proje ile dünyanın 5’inci büyük tedarikçisi olan Türk hazır giyim sektörünün 500 milyar dolarlık küresel ticaretteki yüzde 3,4'lük payını artırmasına ve yüksek katma değerli ihracatta öncü olmasına katkı amaçlanıyor. Projenin yol haritasının belirlendiği ilk toplantı, UHKİB Yönetim Kurulu Başkanı Nüvit Gündemir, Yeşim Tekstil CEO'su ve bir önceki dönemin UHKİB Yönetim Kurulu Başkanı olan Şenol Şankaya'nın yanında proje içinde yer alan 14 firmanın temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan UHKİB Yönetim Kurulu Başkanı Nüvit Gündemir, yeni proje ile UHKİB'in bilgi üreten ve sektöre rol gösteren bir rehber olma özelliğini sürdüreceğine dikkat çekti.
‘Made in Turkey’e Uygun Bir Karakter
Nüvit Gündemir, yeni dönem yol haritasının markalaşma, sürdürülebilirlik ve insan gücü olarak üç bileşenden oluştuğunu belirtirken, “Dünyada Made in Turkey etiketi, tasarımı, kalitesi, satış sonrası desteği ile verdiği sözün arkasında duran bir karakteri ifade ediyor. Projemizde bu etiketin daha geniş kitlelere ulaşması birincil önceliğimiz olacak. Aynı şekilde üyelerimizin değişen trendler doğrultusunda yapay zekayı daha fazla kullanmalarını ve verimlilik artışını sağlayacak projeler üretecek, başarılı uygulama örnekleri ile sürekli sektörde iyileştirmeye öncülük edeceğiz. Yol haritamızın en önemli bileşeni olan insan gücünde eğitimlerle inovasyon kültürünü yaygınlaştıracağız” dedi.
‘Teknoloji, Değişkenlikleri Yönetmektir’
Dünyada özellikle moda alanındaki gelişmelerin iş yapış modellerini de değişime zorladığını ifade eden Gündemir “Firmaların çok hızlı bir şekilde tüketicinin ihtiyacına göre tedarik zincirlerini organize etmesi gerekiyor. Yeni yapıda maliyet ve satış fiyatı arasındaki kırılmaya dikkat etmek lazım. Mağazaların satış fiyatlarını bizler biliyoruz. Minimum üç çarpanla başlayıp daha yükseklere çıkan matematikler var ama ürün bedeli sadece bunun üçte biri. Diğer masraflar ve stok politikaları da ürün bedeli kadar önemli. Bu modellerde sadece ürün fiyatı söz konusu olmadığı zaman Türkiye Uzakdoğu'ya göre avantajlı duruma geçecektir. Yüksek teknoloji sadece elektronik ya da robotlaşma değildir. Bu değişkenlikleri yönetebilme kabiliyetidir” diye konuştu. Öte yandan katılımcıları bilgilendiren Bahçeşehir Üniversitesi”nden Doç. Dr. Ahmet Başkese ihtiyaç analizi sürecinin 14 Eylül”e kadar devam edeceğini ifade etti.