TGSD tarafından organize edilen 5. İstanbul Moda Hazırgiyim Konferansı’nda ‘Pamuğun Dünyası: Elyaftan Modaya’ başlıklı bir sunum gerçekleştiren CCI Türkiye Program Direktörü Marsha Powell hem pamuk piyasasındaki gelişmelere değindi hem de son tüketicilerin tüketim eğilimleri hakkındaki pazar araştırmasını değerlendirdi.
TGSD’nin geçen yıl düzenlediği etkinlikte pamuktaki fiyat dalgalanmasını konuştuklarını hatırlatan Powell, Mart 2011’de dünya pamuk fiyatlarının tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını belirtti. Powell; “Bu ay boyunca pamuk fiyatları pound başına 2.40 Dolar’a çıktı. Fiyatlar sonra ciddi anlamda azaldı. Ancak, fiyatlar 2010 fiyatları ile karşılaştırıldığında halen yüzde 10 üzerinde durduğu görülüyor. Tedarik zinciriyle birlikte fiyat hareketine baktığımızda, en temel seviyede olan Ağustos 2010 ila Mart 2011 arasında fiyatların yüzde 154 oranında arttığını görüyoruz. Sadece 5 aylık sürede çok hızlı bir sekilde gerçekleşti. Mart 2012 itibariyle fiyatlar, temel seviye kabul ettiğimiz Ağustos 2010’a çok yaklaştı, sadece yüzde 10 üzerinde bulunuyor.” dedi.
Pamuk fiyatlarında bu ani çıkışa karşın iplik fiyatlarında 2 ay sonra bir artış yaşandığını dile getiren Powell, bu artışın yüzde 53 oranında gerçekleştiğini açıkladı. Dünya ortalamasının bu şekilde görüldüğünü belirten Powell, elyaf ve iplik fiyatlarındaki artışın, ciddi anlamda pamuk fiyatlarındaki artışı yansıtmadığının altını çizdi.
Pamuk ve iplik fiyatlarından sonra giyim ve hazırgiyim fiyatlarındaki değişmelere değinen Marsha Powell, fiyatlardaki artışın pamuk fiyatlarındaki artıştan 6 ay sonra en üst seviyeye çıktığını ve yüzde 26 seviyesinde kaldığını kaydetti. ABD’de gerçekleşen rakamlar üzerinden açıklamalarda bulunan Powell sözlerine şöyle devam etti; “Tedarik zincirindeki her sektörde bir artış gerçekleşti, özellikle pamuktan hareketle gittiğimiz zaman bu artışların kademe kademe azaldığını gördük. ABD’deki fiyatlara baktığımız zaman hazırgiyim fiyatlarında ise Şubat 2012 gibi yakın bir dönemde yüzde 6’lık artış oldu. Pamuk ve iplik fiyatlarındaki bu artışın talebi nasıl etkilediğini irdelemek gerekiyor. Fiyatlar yükseldiği zaman elbette insanlar almaktan vazgeçiyorlar. Son 2 buçuk yıl içinde iplik fiyatlarında yüzde 53,5’lik bir artış olduğunu görmüştük. İplik talebinde yüzde 40’lik bir azalma oldu. Burada fiyat ve talep arasında bir doğru orantıdan bahsetmek mümkün, fiyatlar azaldıkça talep artıyor. Perakende boyutuna baktığımızda ise, hazırgiyim fiyatına baktığımızda ABD’de yüzde 6 artmış ve piyasa içinde ciddi bir dalgalanma olmuş. Okul alışverişi nedeniyle Eylül 2011’de bir artış olduğunu görüyoruz. Ancak hemen sonra da fiyatlar azaldı ve talepte ciddi bir toparlanma oldu, piyasa iyi bir yanıt verdi. Kısaca özetlemek gerekirse, pamuk fiyatlarındaki genel artışa farklı sektörlerin farklı fiyatlarla yanıt verdiğini söylemek mümkün.”
Çin ve Hindistan Pamuk Sektörünü Etkiliyor
Yıllar içinde pamuk eğirmede azalmadan bahsetmenin mümkün olduğunu dile getiren Powell, pamuk fiyatlarındaki artışın kullanımı düşürdüğünü, elde stokların da arttığını da hatırlattı. Marsha Powell, küresel pamuk pazarında fiyatı etkileyen faktörler olarak Çin ve Hindistan’ın politikalarını, farklı ürünler arasındaki fiyat rekabeti, enerji fiyatları ve döviz kurundaki oranları sıraladı.
Küresel pamuk sektörü için 2 temel faktörü Çin ve Hindistan olarak tanımlayan Powell, Çin’in dünyanın en büyük pamuk üreticisi, en fazla eğirme yapan, ithalat gerçekleştiren ve en fazla pamuk stoğuna sahip ülke olduğuna işaret etti. “Bu nedenle Çin herkesi etkiliyor” diyen Powell sözlerine şöyle sürdürdü; “Çin’e baktığımızda geçtiğimiz yıl Çin hükümeti pamukla uğraşan çiftçilerine yüzde 3 fiyat artışını garanti etti. Çin’de çok fazla rekabet var. Çiftçiler kendilerine en fazla gelir getirecek ürünü ekmek istiyorlar. Yine aynı şekilde Çin’deki ortalama pamuk üretiminin yüzde 10 civarında azalması bekleniyor. Bu aynı zamanda Çin’in daha az pamuk kullanacağı veya daha fazla pamuk ithal edeceği anlamına geliyor. Pamuk ekim alanlarının azaltıldığını da biliyoruz. Bir yandan da stokların arttığını da biliyoruz. Türkiye’nin özellikle pamuk kullanımının 3 katı kadar Çin’in pamuk kullandığını ve ithal ettiğini biliyoruz. Dolayısıyla Çin aynı yüksek oranda pamuk ithal etmeye devam edecek mi? Bu soruyu sormak gerekiyor. Aynı şekilde Çin’de pamuk tüketiminin biraz artmasını bekliyoruz ama ciddi bir artış değil bu.”
Powell, Hindistan’ın da dünyanın en büyük ikinci pamuk üreticisi, en büyük eğirme yapan ülkesi ve aynı zamanda ABD’den sonra en büyük pamuk ihracatçısı ve ABD’den sonra en fazla stoğa sahip ülke olduğunu belirtti. Hindistan hükümetinin ihraç ve ithal ürünlerine getirdiği birçok yasağın piyasaları etkilediğini dile getiren Powell, Nisan ayında pamuk ihracatı üzerindeki yasağın kaldırılması ile ithalatın başladığını açıkladı.
Çin’in 2011 yılında 7.29 milyon metre ton pamuk üretiminden 6.42 milyon tona düşmesinin beklendiğini belirten Marsha Powell, ABD dışında diğer üretimlerde toplam 2 milyon tona yakın bir azalma öngörüldüğünü açıkladı. Powell; “ ABD 2011’de 3.39 milyon ton üretimini 2012’de 3.86 milyon tona çıkarmayı hedefliyor. Dünya toplamını ele aldığımızda 26.81 milyon ton pamuk üretiminden bu yıl 25.44 milyon tona düşülmesi öngörülüyor. Dünyadaki talep ve arz denge açısından baktığımızda, pamuk üretimi azalmakta olmakla birlikte pamuk tüketiminin çok ötesinde bulunuyor. 2012-2013 döneminde üretimde bir azalma beklenmesine rağmen, kullanım açısından ciddi bir fark olduğunu görüyoruz. Üretim azalsa bile kullanım için çok fazla pamuk var, korkuya gerek yok” dedi.
Okunma : 3771